Şakik-i Belhi hazretleri, bir kıtlık senesinde, herkesin kara kara düşündüğü bir ortamda, zengin bir adamın kölesinin neşeden oynadığını gördü. Ona sordu:
- Herkes kıtlıktan, açlıkla karşı karşıya olmaktan inler dururken sen neye güvenerek böyle oynayabiliyorsun?
Köle cevap verdi:
- Benim efendimin 7 tane köyü var, her ihtiyacımızı efendimiz bol bol sağlıyor.
Şakik-i Belhi hazretleri bunun üzerine kıtlıktan muzdarip talebelerine buyurdu ki:
- Kendimize gelelim! Bir köle efendisinin yedi köyüne güveniyor, kendisini emniyet içinde hissediyor. Biz nasıl tevekkül ediyoruz ki; dünyadaki bütün köylerin, şehirlerin sahibi ve her canlının rızkına kefil olan Allah-u Teâlâya köleyken hâlâ rızk endişesi içindeyiz..
kullardan medet ummayı bırakıp asıl sahibimize bir dönebilsek nasılda güzel olacak...
- Herkes kıtlıktan, açlıkla karşı karşıya olmaktan inler dururken sen neye güvenerek böyle oynayabiliyorsun?
Köle cevap verdi:
- Benim efendimin 7 tane köyü var, her ihtiyacımızı efendimiz bol bol sağlıyor.
Şakik-i Belhi hazretleri bunun üzerine kıtlıktan muzdarip talebelerine buyurdu ki:
- Kendimize gelelim! Bir köle efendisinin yedi köyüne güveniyor, kendisini emniyet içinde hissediyor. Biz nasıl tevekkül ediyoruz ki; dünyadaki bütün köylerin, şehirlerin sahibi ve her canlının rızkına kefil olan Allah-u Teâlâya köleyken hâlâ rızk endişesi içindeyiz..
kullardan medet ummayı bırakıp asıl sahibimize bir dönebilsek nasılda güzel olacak...
0 yorum:
Yorum Gönder